“Know-what” (gerçekler), “know-why” (bilim), “know-who” (networking) ya da “know-how” (bir şeylerin nasıl yapılacağına ilişkin pratik bilgi) gibi kelimelerin tam olarak bir Türkçe karşılığı yoktur. Buna rağmen önemli olarak kabul edilen know-how terimini biraz daha açmak ve anlatmakta fayda var.
Bir kavram olarak know-how, bir firmanın veya kişinin, bir ürün veya yöntem üzerinde sahip olduğu, gizli olarak addedilen, bir işin nasıl en iyi/kolay şekilde nasıl yapılacağını söyleyen bilgi veya ticari sırdır. Know-how’ı bir mekanizma olarak ele alırsak da bir firmanın kendi üretim dağıtım ve işletme yöntemlerini, aynı iş kolunda çalışan ya da çalışmaya hazırlanan bir başka firmaya açıklaması olayıdır diyebiliriz. Bu bilgi değiş tokuşu bilginin satılması, kiralanması veya lisanslanması ile olabilir. Burada bahsedilen bilgi, yani know-how aslında bir fikri mülkiyettir. Karşılıklı olarak tek seferlik bir satış sözleşmesiyle de bilgi aktarımı gerçekleşebileceği gibi, uzun süreli bir anlaşma ile de (joint venture gibi) bilgi karşı tarafın kullanımına açılabilir.
Know-how’lar çoğunlukla gizli bilgilerdir; bu, firma dışındaki başka bir kişiye yazılı veya sözlü olarak aktarmanın genellikle mümkün olmadığı anlamına gelir. Daha doğrusu bu durum istenen bir sonuç olmayacaktır. Endüstriyel mülkiyet bağlamında (genel olarak fikri mülkiyet olarak görülmektedir), know-how; teknik bilgi aktarımı, ulusal ve uluslararası ortamlarda, patent, ticari marka gibi diğer fikri mülkiyet haklarıyla birlikte veya bunlardan ayrı olarak kullanılan ekonomik bir varlıktır. “know-how” veya “ticari sır” olarak da tanımlanan ve ekonomik bir değer oluşturan bu bilgi, lisans anlaşması yoluyla ya da buluş sahibinden doğrudan veya onun aracılığıyla ancak üçüncü kişilere aktarılabilir.
Know-How ile Patent arasındaki fark nedir?
Patent yasalarında genel olarak geçerli kural, söz konusu buluşun tam olarak ve açık biçimde yazılmış bir tarifnamesinin, patent almak için yapılan başvuru ile birlikte sunulmasıdır. Bu tarifname öylesine açık ve ayrıntılı olmalıdır ki, söz konusu sanayi ya da bilim dalında sıradan bilgi ve becerilere sahip bir kişi, ilgili buluşu elde etmek için gerekli işlemleri tarifnameyi izleyerek gerçekleştirebilsin.
Sağlanan bütün bu bilgilerin de ötesinde söz konusu bilgi, buluşun sanayiye uygulanmasında edinilmiş uzun bir deneyim sonucunda kazanılmış olan teknik uzmanlık bilgisi de olabilir. Bu tür bilgi genelde, buluş için patent başvurusu yapıldığında sunulan tarifnamenin içinde yer almamış olabilir. Çünkü buluşun ilk safhasında yalnızca laboratuvar ya da pilot uygulamalarla kısıtlı çalışılmış ve yeni ek bilgiye henüz ulaşılamamıştır; ya da buluşla ilgili en üst düzeye ulaşıldığında know-how ya da ticari sır olarak adlandırılacak bu yeni bilgi ticari değeri üstün bir unsur olarak ortaya çıkmıştır.
Ticari sır olan bir gizli bilgi eğer bir patentle bağlantılı bir bilgi ise anlaşmada sır olarak saklanma süresi patentin süresi ile eş tutulabilir. Sunulan ek gizli bilgi, eğer kendi başına bir ticari kazanç kaynağı ise, onu gizli tutacak önlemler alınabildiği ve eldeki koşullar buna olanak sağladığı sürece sonsuza kadar saklanabilir. Günümüzde ticari sır oluşturan bir bilgi, örneğin bir bilgisayar kaynak kodu, biyokimyasal bir formül, ya da teknik bir şema, bir şirket için tüm üretim biriminin değerinden daha üstün olabilmektedir.
Teşekkürler
İhlali durumunda çok çok ağır yaptırımları vardır.
Harika anlatım. Teşekkürler.
Patent almak neden zormuş onu da anlamış oldum.